Müzik Dünyasının Aykırı ve Belki De Bu Yüzden En
Normal Kadını Aysel Gürel'e Adanmış Saygı Albümü
Aslında bu
yazı fazlasıyla gecikmiş yazı. Zira bu yazıda yazacağım albüm çıkalı aylar
oldu, ama ne yapsam da kelimelerimi toparlayıp bu albümü en iyi şekilde ifa
edebilirim diye kafa yorduğumdan ancak hazmedip, toparlayabildim kafamı. Çünkü
kolay değil, koskoca Aysel Gürel albümü elimdeki. O öyle bir kadın ki, şarkılar
yazdığı kadar hakkında yazdıran, bir peyniri üç çocuğuna hak geçmesin diye
cetvelle ölçerek kesen, yazan hep yazan, hayatı, insanları duyguları
gözlemleyen ve bu duyguları gene ilhamını aldığı hayata, insanlara, doğaya iade
eden, hayata uymaya değil, hayatı kendine uydurmaya ahdetmiş ve vefat edene
kadar bu ahdından vazgeçmemiş, satırlara sayfalara sığmaz bir kadının albümü
bu. Dünyaya verilmiş bir armağan ve ömrü boyunca ne kadar sevildiğini bilme
şansına erişmiş şanslı bir kadın o. 2 yıllık bir bekleyişin ardından, müzik
dünyasının aykırı ve belki de bu yüzden en normal kadını Aysel Gürel anısına
yapılan bu albümle ilgili beni en çok sevindiren şeylerden biri, albümün
gördüğü ilgi oldu. Öyle ki aylarca yaprak kıpırdamayan müzik marketlere hareket
getirmesinin yanı sıra –her ne kadar favori yorumlarımdan biri olmasa da-
Tarkan, Firuze ile albüm çıktıktan aylar sonra hala listelerde görmek mümkün.
Mabel Matiz de albümde ön plana çıkan isimlerden oldu.
Albüm
Haziran 2013’te DMC etiketiyle müzik marketlere girdi. Albümde 14 şarkı + 1 de
Aysel sürprizi var. Dev kadın, akıllı deli Aysel’in anısına yapılan bu ikinci
albümde gene Aysel’in sağlığında ve hastalığında en yakınında olan çoğu
sanatçıyı görmek mümkün. Sezen Aksu, Tarkan, Ajda Pekkan, Sertab Erener, Ata
Demirer, Ayşegül Aldinç, Levent Yüksel, Aşkın Nur Yengi, Yaşar, Yasmin Levy,
Emre Altuğ, Ayla Çelik, Mabel Matiz, Eda&Metin Özülkü gibi müzik dünyasının
en iyi sesleri birer Aysel şarkısı yorumuyla bu albümü oluştururken, albümün
açan Aysel'in son zamanlarında mırıldanırken kaydedilerek albüme giren
J'attendrai melodileri daha albümün açılışında insanın içini cız ettiriyor.
Albümün her albüm gibi artıları ve keşkeleri var tabi ki. Onlara bir kez de ben
değinmek istedim. Neyse ki artılar, keşkelerden daha çok, bu yüzden keşkeler
sadece birer naçizane öznel tespit gibi kalıyor.
Şarkılara
bakıldığında, Sezen Aksu şarkılarının ağırlıkta olduğunu görüyoruz. 14 şarkıdan
8’i daha önce Sezen Aksu tarafından seslendirilmiş şarkılar. Albümü açan Sır şarkısını Sertab Erener’in sesiyle
tanımıştık. Sezen yorumu gene aynı güçte, ancak Sezen’in yorumu çok iyi olmakla
birlikte sesini çok fazla yormuş ve yer yer çok bağırması yoruyor. Aysel’in
ardından gelerek aslında Aysel’in kendisi olan Efsane Kadın’ın hikayesini Sezen
yorumuyla dinlemek boğazınızı düğüm düğüm ediyor ve şarkının finalindeki Aysel
yorumu son darbeyi vurarak sizi darmadağın ediyor.
Albümün en
şaşırtan ve hoşuma giden yorumlarından biri Ajda Pekkan’a ait. Aşkın Nur
Yengi’nin 1991 yılı çıkışlı Hesap Ver albümünün en çılgın şarkılarından biri
olan Ayıpsın
Ayıp Ajda Pekkan yorumuyla hem şaşırtıcı hem de enerjik bir havaya
bürünmüş. Ajda'nın bu şarkıdaki yenilikçi, her zaman yenilenen, dinamik yorumunu
dinleyince, boşa Süperstar olmadığını anlıyor, hayran olmaktan kendinizi
alamıyorsunuz. Başka seslerde belki eğreti durabilecek sözleri Ajda incelikli
bir ustalıkla kendi üzerine dikip biçmiş ve yorumuyla değme genç popçuya gene
ders vermiş. (Bu şarkıda Aysel Gürel’in “Ayıpsın
Ayıp” derken, ince nüktedan bir seslenişi çağrışır aklımda, sanki
sevgilisine bir ‘hayvan’ ismiyle çağırmak yerine bir harf farkıyla güzel bir
manevra yapmış gibi, zira şarkıdaki sevgilinin yaptıkları, aklımda net onu
çağrıştırdı.)
Gene Sezen
Aksu yorumuyla bildiğimiz ve bir iki sene önce Gülşen'in de söylediği Ne
Kavgam Bitti Ne Sevdam bu albümde Sertab Erener yorumuyla bulunuyor.
Sertab, sesini çok yormadan söylerken şarkıyı, kulağımda Sezen’in “Bin defa
taşaaaar" nidasını duymamanın yarımlığı var. İz bırakmadı. Ne yükseliyor
ne alçalıyor. Kötü değil, ortada bir yorum.
Albümde
şarkıcısına en çok yakıştırdığım yorumlardan biri Ayşegül Aldinç’in Yolun
Başında yorumu oldu. Zaten çok sevdiğim bu şarkının, Ayşegül yorumu,
orta yaşlarını sürmekte olan bir kadının duygularını alıyor, şarkıyı üç kat
büyütüyor. Sanki Ayşegül için yazılmış bu şarkı, giden sevgilinin ardından
kendini avutmaya çalışan kadının sitemini, serzenişini, yeni başlangıçlara
kendini kapamayışını ve umudunu naif, usul usul ve aynı zamanla güçlü bir
şekilde anlatıyor. Aklımda o şarkıdaki kadının içinde bulunduğu durumu
canlandırabiliyorum ve bunu çok seviyorum.
Aysel’in
klasiklerinden Sezen hiti Ünzile, Aşkın Nur Yengi ile
karşımıza çıkıyor. Şarkının sürprizi çocuk korosuyla birlikte söylenmiş olması.
Bu şarkıyı daha bir iki sene önce Güldünya şarkıları albümünde Şebnem Ferah
söylemişti. Keşke bu şarkı yerine başka bir Aysel şarkısı girseydi albüme,
Aysel denilince ilk akla gelen şarkılarından biri olan bu şarkı çok fazla
söylendi ve sürprizi kalmadı. Buna Aşkın Nur Yengi’nin son derece sade, duru
güzel ancak bir yenilik getirmeyen yorumu eklenince, albümde iki kere dinleme
isteği yaratmıyor. Daha ön plana çıkamamış bir şarkı olabilirdi Aşkın’a.
Yaşar tam
da yaza yakışır bir yorumla albümde yer alıyor. Bu albümde sağlığında Aysel
Gürel ile yolları kesişmemiş üç şarkıcıdan biri olan Yaşar, aileye dışardan
gelen bir misafir gibi dahil olmuş albüme. Yaşar’ın Nilüfer’in Yine
Yeni Yeniden'ini söyleyeceğini ilk duyduğumda, "neden o
şarkı" demiştim, çünkü bu kadın ağzına yazılmış bir şarkı gibi gelir bana.
(Ne bilim, bir erkek sevilmek için bu kadar yana yakıla dil dökmez bence :) )
Ancak hareketli, kıpır kıpır ve tam Yaşar şarkısı haline gelmiş bu şarkı, gitar
melodileriyle Divane Yaşar’dan beklenen yaz ateşini hissettiriyor ve birkaç
cümle önce yazdığım düşünceleri silip süpürüyor. Bir tek kulağımın yakalamaktan
hoşlanmadığı “Seni hep kollarımda” kısmı geldiğinde kulağım Nilüfer yorumunu
arıyor. Albümün en iyilerinden.
Yasmin Levy
yorumu ile Sevda albümün sürprizlerinden biri. Bilen bilir. Yasmin Levy
sık sık bu topraklara gelir, Türkiye hayranıdır, hatta İbo Show'a çıkmışlığı
vardır. Sezen Aksu klasiği Firuze son albümünde İspanyolca sözler ve bambaşka
bir ton ve yorumla yer alır (İşte farklı yorum oydu beklediğim, Yasmin Levy
yorumu yani. Tarkan örneğine geri dönüyorum, Belki Tarkan için dikilmiş bir
elbise değildi Firuze ve o yüzden sevmedim). Sesindeki ağlamaklı tını ve
haykırış, dilini anlamasanız bile sizin içinize dokunur. Bu şarkı Nükhet
Duru'nun “Sevda” albümüne adını veren bir şarkı. Yasmin Levy sözlerini
İspanyolca’ya çevirip seslendirmiş bu şarkıyı. Yasmin Levy’nin ağlar gibi
söylemesiyle ve ses oyunlarıyla aşk acısını iliklerinize kadar hissediyorsunuz.
Albümün en eski
şarkısı olmakla birlikte, en yenilenmiş ve bence en başarılı yorumu ise Ayla
Çelik’ten Olacak Olacak oldu. Çok sevdiğim rahmetli Ayla Dikmen’in
Göz Bebeğim (1979) plağında
yer alan şarkı eski ve bilinirliği nispeten az olduğu için yeni bir şarkıymış hissi
veriyor. Buna Ayla Çelik’in güzel sesi, dinamizmi, enerjisi, şarkının düzenlemesi
ve eski zamanların nostaljisine de göz kırpan yorumuyla albümün 1 numarası
olmayı hak ediyor.Ayla Çelik, Aysel’in en yakınlarından biri olarak, Aysel’e
yakışır bir yorum getirmiş. Sanıyorum Aysel duysa, "Ben bu şarkıyı sana
yazmışım" derdi. Keşke bu şarkıya klip çekilseydi.
1945 Aysel’in toplumsal olaylardaki
duyarlılığını da en güzel gözler önüne seren şarkılardan biri. Aysel’in 1945
yılında Hiroşima ve Nagasaki’ye atılan atom bombaları kurbanlarına ithafen
yazdığı ve Sezen albümlerinden Sen Ağlama'da yer alan şarkı, aslında iç acıtıcı
bir dramı konu ederken, albümde yanlış maalesef yanlış düzenleme kurbanı olarak
disko pop şarkısı olarak duygudan uzaklaşmış ve sesleri ve yorumlarıyla müzik
camiasında ayrı bir saygınlıkla anılan Eda-Metin'in yorumu da kurtaramıyor. Şarkının
ne dediği ikinci plana atılması bir yana, üstelik bir iki yerde şarkı
sözlerinin yanlış söylenmesi de cabası. (“Öp incilenen gözyaşları kurusun
inançlarında” satırının “Hep incilenen gözyaşları…” olarak söylenmesi gibi.
Aslında bu şarkı akusttik ve slov olarak söylense Eda’nın güzel sesinde ne de
güzel parlardı. Ya da “Bu Gece Beni Düşüneceksin” şarkısı ne güzel bir
Eda-Metin düeti olurdu.
Albüm
şarkıları hakkında genelde olumlu bir düşüncem oluşsa da, bazı başarısız
bulduğum yorumlara da değinmeden edemeyeceğim.
Levent
Yüksel’in Ben Her Bahar Aşık Olurum
yorumu ise kusura bakılmasın ama bırakın Bahar enerjisi vermeyi, insanın
içindeki enerjiyi emip alıyor. En deli dolu insanı kahırlara sürükleyen bir
ağdalı söyleyiş ve düşük enerjiyle, şarkının orijinalindeki “taşar içimden
ruhum” kısmı, Levent Yüksel yorumunda
resmen “ruhumu teslim ediyorum” olmuş.
Ata
Demirer’in Sitem yorumu, Ata
Demirer’i bir türlü solist olarak kafamda oturtamadığım için dinleyemediğim bir
yorum oldu. Zira albüm nağmeleri başladığında kafamda Ata Demirer değil de,
skeçlerinde canlandırdığı ünlülerden biri canlanıyor, bu yüzden şarkının ne
duygusuna ne ruhuna girebiliyorum.
Herkesin
bayıldığı Tarkan yorumuyla Firuze
de, albümde beni sarmayan şarkılardan. Çünkü orijinaline yeni hiçbir şey,
hiçbir hava katmadan, söylemiş ve çıkmış bir havası var. Sanki görevimdi,
yaptım ve bitti misali. Altyapılar aynı, yorum aynı, enstrümanlar aynı, bu
haliyle orijinalinin kötü bir karaokesi olmuş gibi. O zaman orijinalini
dinlerim ben, ne gerek vardı, dedim. Oysa Tarkan’ın yeniden yorum konusunda
nasıl mucizeler yaratabildiğini ve bir şarkıyı orijinalini bozmadan nasıl
yükseltebildiğini daha ondan birkaç ay önce çıkan Orhan Gencebay albümündeki Hatasız
Kul Olmaz yorumunda görmüştük. Bu anlamda Tarkan yorumu hayal kırıklığına
uğrattı beni. Tabi ki Tarkan faktörünün de olması sonucu bu yorum çok büyük
başarı kazandı, öyle ki albümdeki tek öne çıkan parça oldu bile diyebiliriz.
Albümün en
iyileri: Ajda Pekkan, Ayşegül Aldinç, Yaşar, Yasmin Levy, Ayla Çelik, Mabel
Matiz
Albüm kapağındaki resmin ilham alındığı ünlü fotoğraf |
Albümle ilgili keşkeler:
Keşke bu
kadar fazla Sezen şarkısı olmasaydı. Zira 14 şarkıdan 8’i Sezen’den olunca bir
nevi Sezen Best Of'u gibi olmuş. Halbuki Aysel’in başka şarkıcılara verdiği bir
dolu şarkı daha vardı. Evet, Sezen şarkıları Aysel sözlerinin çok güzel bir
vitrini ancak şarkı sayısı az olduğu için, yarıdan fazla Sezen şarkısı
olmasıyla dengeli bir şarkı dağılımından söz edilemiyor.
Keşke zaten
çok fazla gündemde olan ve şaşırtmayan şarkılar yerine birkaç sürprizli ve “aaaa
bu da mı Aysel’indi” veya “aaa bu da
vardı sahi” dedirten şarkılar eklenseydi, heyecan faktörü daha yüksek olurdu.
Mesela projenin daha adını duyduğumdan bu yana keşke olsaydı dediğim Bu Gece
Beni Düşüneceksin, Her Sevda Bir Veda, Saklanma, Dünya Tatlısı, Abone, Eğrisi
Doğrusu, Tılsım, Şöyle Yürekli Bir Sevda, Dayanamıyorum, Yoksun Sen, Bırak
Ellerimi, Gözlerinde Son Gece…
Keşke bazı şarkılar
olmasaydı. Mesela Ünzile yakın zaman öncesinde Şebnem Ferah tarafından
söylenmişti, ya da Ne Kavgam Bitti Ne Sevdam Gülşen tarafından seslendirilmişti. Aynı
şekilde, bazı şarkılar da bazı yorumculara gitmeseydi. Tarkan’ı, Ata Demirer’i,
Levent Yüksel’i ve Eda Metin Özülkü'yü yorumladıkları şarkılara oturtamadım
mesela.
Keşke Kapak
tasarımı biraz daha özenli olsaydı, Aysel’in fotoğrafından resme dönüştürülmüş
albüm kapağında bakan Aysel Gürel’in bakışı, cin bakışlı, hayat dolu, zeka küpü
Aysel’imizi pek yansıtmıyor malesef.
Keşke Emre
Altuğ, Ah Mazi’de şarkının aslında en önemli kısmı olan şiiri
atlamasaydı ve bir de şarkının sözünü yanlış söylemeseydi.("Bir nezaketli
ince söz duyar da belki", "Bir nezaket bir ince söz duyar da belki
diye geçiyor")
Keşke bu
kadar emek harcanmışken daha fazla şarkı olsaydı, hatta 2 cd olsaydı ve daha
fazla sanatçı yer alsaydı. Gözlerim özellikle birkaç sanatçıyı aradı, zira
Aysel’le bağlantılarını ve yakın ilişkilerini bildiğim bazı önemli isimler
yoktu. Albümde görmeyi çok isterdim dediğim isimlerden bazıları: Zerrin Özer,
Yonca Lodi, Nilüfer, İzel, Jale, Asya, Aylin Aslım, Burcu Güneş ilk aklıma gelenler.
Keşke Aysel’in
programları ve belgeseli vs. ve daha önce görmediğimiz Aysel’i gösteren,
röportajları ve klipleri de içeren bir DVD ile birlikte çıksaydı. Albümdeki
şarkıların hikayesi, bilgileri, şarkıların çıkış/yazılış yılları da eklenseydi.
Aysel fotoğrafları süsleseydi sayfaları.
Sonuçta
albüm her yönüyle Aysel’e ve tüm Ayselseverlere yakışan ve 2 buçuk sene süren
emeklerin karşılığını alarak eminim bizleri yukarıdan izleyen Aysel'in de
yüzünü güldüren bir albüm oldu.
AYSEL HAKKINDA DAHA ÖNCE YAZDIĞIM YAZI İÇİN: AYSEL GÜREL'E...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder